20 Ağustos 2017 Pazar

TÜRK TİCARET HUKUKU- 5






                                   TİCARET UNVANI, İŞLETME ADI ve MARKA 

                Genel olarak bahsedecek olursak ticari hayatta taciri ve ticari işletmesini diğerlerinden ayırt etmek ve ürünlerini, buluşlarını veya tasarımlarını korumak ve ekonomik yarar sağlamak maksadı ile bir takım işaretler ya da işlemler kullanıldığını bilmekteyiz. Bunlardan ilki ticaret unvanıdır, ikincisi işletme adı,marka, patent, faydalı model, endüstriyel tasarım, coğrafi işaret ve geleneksel ürün gibi gibi saydıkça sayılabilir. Şimdi şuna bir açıklık getirmek gerekir ki Ticari hayatta işletme sahibinin yada işletmelerin kullandığı örneğin işletme adı veya tabelasında ki fotoğraflar gibi üzerindeki hakların tamamına biz mülkiyet hakkı demekteyiz.


            TİCARET UNVANI 


  • Ticaret unvanı aslında tacirin ticari adıdır. 
  • Tacirin ticari işletmesi ile ilgili iş ve işlemlerde ve bununla ilgili senet ve belgeleri imzalarken kullandığı ada ticaret unvanı denir.
  • Ticaret unvanı taciri diğer tacirlerden ayırmaya hizmet eder.

     A. Ticaret Unvanının Oluşumunda Sistemler 
  • Temelde üç sistem vardır. Bunlar sırasıyla ; Serbestlik, Gerçeklik, Karma dır.
  • Serbestlik Sistemi ; Tacir istediği veya dilediği unvanı seçebilir. Oluşturulan unvanın gerçeği yansıtması şart değildir. Bu sistemde tacirin adının unvanda yer almasına gerek yoktur. Serbestlik sistemi esasen Anglo-Sakson hukuk çerçevesinde uygulanır. 
  • Gerçeklik Sistemi ; Ticaret unvanı tacirin gerçek durumunu yansıtması gerekir. Unvan gerçek kişilerde tacirin adı ve soyadı, tüzel kişinin hukuki şekline uygun olmalıdır. Bu sistemde ticari işletme devrolursa devralan ancak devri gösteren bir ek yaparak eski unvanı kullanabilir. Gerçeklik sistemi esas itibarıyla Fransız hukukunda geçerlidir.
  • Karma Sistem ; Türk hukukunda  da geçerli olan bu sisteme göre, ticaret unvanının ilk teşkilinde unvanının gerçek durum yansıtması aranır. işletmenin devri veya ismin değişmesi gibi sonradan ortaya çıkabilecek değişiklik hallerinde ticaret unvanında da değişikliğe gidilmesi şart değildir.
      B. Ticaret Unvanının Yapısı 
  • Ticaret unvanı çekirdek ve ekten oluşur.
  • ÇEKİRDEK KISIM  : Gerçeklik sistemine tabi bölüm, tacirin gerçek durumunu yansıtmalıdır. Gerçek kişi tacirin adı soyadı, tüzel kişi tacirler de tüzel kişinin hukuki şekli ve çeşidi unvanda yer alır. 
  • Ticaret unvanın çekirdek kısmı iki şekilde oluşturulabilir. Birisi şahıs adlarına, diğeri ise iştigal sahası veya işletme konusuna göre oluşturma yoludur. 
  • Kişi adlarına göre oluşturulan ticaret unvanına şahıs ticaret unvanı, iştigal sahasına göre oluşturulanlara konu ticaret unvanı adı verilir.Şahıs ticaret unvanına gerçek kişi tacirler, adi şirket, kollektif şirket ve komandit şirket; konu ticaret unvanına anonim şirket, limited şirket ve kooperatifler tabidir.
  1.  Gerçek Kişi Tacirler ; Gerçek kişinin ticaret unvanı kısaltılmadan yazılan adı ve soyadı ile duruma göre ( isteğe bağlı veya zorunlu olarak) eklenen eklerden oluşur. Örneğin, adı Fahriye Sütçü olan bir kişinin ticaret unvanı " Fahriye Sütçü"dür. Çekirdek kısmı bu şekilde oluşturulan gerçek kişi ticaret unvanına isteğe bağlı bazı ekler yapılabilir. Örneğin, Fahriye Sütçü Tekstil Ürünleri Mağazası şeklinde olur. Ancak aynı sicil de daha önce tescil edilmiş aynı ad ve soy addan oluşan veya birlikte eklerden oluşan bir gerçek kişi ticaret unvanı varsa bu defa ek yapılması zorunludur.
  2. Adi Şirket ; Adi şirketin tüzel kişiliği yoktur. Adi şirketin ticaret unvanında ortaklardan en az birisinin adı ve soyadı ile ortada bu tür ortaklığın varlığına işaret eden bir ifade yer almaktadır. Örneğin Erdemli Kardeşler Zehra Özbey ve Fatıma Özbey balık Restaurant gibi. Önemli bir nokta Adi Şirketlerin ticaret unvanının teşkilinde ortada bu şirketin varlığına delalet eden "ortağı", "ortakları", "kardeşleri", "oğulları" gibi kelimeler seçilebileceği gibi doğrudan "adi şirket " ibareside kullanılabilir. Adi şirket yalnızca iki kişiden ibaretse  birisinin adı soyadı unvana yazıldıktan sonra " ortakları" değil "ortağı" ibaresinin kullanılması gerekir. Aksi durumda unvan gerçeğe aykırı ve yanıltıcı olur. 
  3. Kollektif Şirket ve Komandit Şirket ; Kollektif ve komandit şirketler tüzel kişiliğe sahip ticaret ortaklıklarıdır. Kollektif şirketin ticaret unvanı bütün ortakların veya hiç olmazsa ortaklardan en az birisinin adı ve soyadı, şirketi ve türünü gösteren bir ibareyle oluşturulur. Kollektif şirkette adı ve soyadı ticaret unvanında yer alan ortak veya ortakların adı ve soyadı kısaltılmadan yazılmalıdır. Unvana en az birisinin adı ve soyadının koyulması yeterli olduğu için hepsinin unvanda bulunması şart değildir. Şu halde birisinin, ikisinin veya hepsinin adı ve soyadı ticaret unvanında yer alabilir. Komandit şirkette komandite ve komanditer olmak üzere iki tür ortak bulunur. Komandite ortak şirket borçlarından dolayı sınırsız sorumlu ortaktır. Komanditer ortak ise komandit şirketin borçlarından dolayı sınırlı sorumlu olacaktır. Komandit şirketin ticaret unvanında komanditer ortağın ad ve soyadının bulunması yasaktır. Aksi gerçekleşirse üçüncü şahıslara karşı komandite ortak gibi sorumlu olur ve cezai yaptırım uygulanmasına da yol açar. 
  4. Anonim, Limited ve Kooperatif  Şirketleri ; Bu şirketlerin ticaret unvanı konu ticaret unvanıdır. Yani işletme konusu ile şirketi ve türünü gösteren ibarelerden oluşur. Anonim şirketin birden fazla konuda faaliyet göstermek amacıyla kurulmuş olması halinde, bu konulardan sadece bir tanesinin unvanda bulunması yeterli görülmektedir. Anonim, limited ve kooperatif şirketlerde çekirdekte yer alan bazı kısımlar kısaltılabilir. Anonim şirketi ibaresi "A.Ş" veya "A.O" biçiminde kısaltılır. Limited Şirket ise "Ltd. Şti" kısaltılarak yazılabilir. Ancak unvanın ek kısmında bir gerçek şahsın ad ve soyadına yer verilirse kısaltılarak yazma imkanı ortadan kalkar . 
  5. Diğer Tüzel Kişi Tacirler ; Amacına ulaşmak için ticari işletme işeten dernek ve vakıfların ticaret unvanı kendi adlarının aynısıdır. Kamuya yararlı dernek ve vakıfların işlettikleri tüzel kişiliği bulunmayan işletmeler ile kamu tüzel kişileri tarafından işletilen ve tüzel kişiliği bulunmayan ticari işletmelerin ticaret unvanları kendilerini işleten tüzel kişinin adı ve işletme konusunu gösteren ibarelerden oluşur. 
  6. Donatma İştiraki ; Donatma iştirakinin ticaret unvanı iki şekilde oluşturulabilir. Ya müşterek donatanlardan en az birisinin adı ve soyadı ve donatma iştiraki ibaresine yer vererek  ya da donatma iştirakine konu deniz ticaretinde kullanılan geminin adı ve donatma iştiraki ibaresine yer vererek oluşturulabilir. Donatma iştirakinin ticaret unvanında donatanın adı ve soyadı veya geminin adı kısaltılarak yazılamaz. 
  • EK KISIM : Unvana ek yapmak mecburi değil isteğe bağlıdır. Ancak bazı hallerde ek konulması zorunlu olabilir. Tacirler ticaret unvanının yerine göre  daha ilginç ve hatırda kalması ve böylece işletmesine daha kolay müşteri çekebilme gibi düşüncelerle unvanındaki çekirdek kısma ek yapılır. Seçilen ek hiçbir zaman tacirin hüviyeti ve işletmenin genişlik ve ehemmiyeti yahut mali mali durumu hakkında üçüncü şahıslarda yanlış bir kanaatin meydana gelmesine mahal verecek mahiyette veya gerçeğe yahut kamu düzenine aykırı olamaz ve tarihi değerleri zedeleyecek şekilde belirlenemez. Tek başına ticaret yapan gerçek kişiler ticaret unvanlarında bir şirketin mevcut olduğu zannını uyandıran ekler ekleyemezler. Üçüncü şahıslarda yanlış izlenim uyandırabilecek veya kullanılması yasak olan ekleri içeren ticaret unvanı sicil memurunca tescil edilemez. Bu tür ticaret unvanlarından kullanması cezai müeyyidelerin tatbikine yol açar. İzne tabi eklerin izin alınmadan kullanılması halinde de aynı durum söz konusu olacaktır. Ticaret unvanında resmi olarak tanımlanmış yer adları kullanılabilir, ülke adlarının unvanda kullanılabilmesi için ise o ülkenin yetkili makamlarından izin alınması gerekir.Ticaret unvanına ek yapılması kural olarak isteğe bağlı olmakla birlikte bazı hallerde zorunludur. Bu haller esas itibarıyla üç tanedir. İlki ayırt edici ektir. Gerçek kişi veya tüzel kişi unvanına ayırt edici ekler eklenmesiyle ilgilidir. İkincisi, ticari işletmelerin şube ekiyle ilgilidir. Şubeler kendi merkezlerinin ticaret unvanının aynısını kullanmakla birlikte bir de zorunlu olarak unvanlarında şube olduğunun da belirtilmesi zorunludur. Sonuncu zorunlu hal ise, şirket ve kooperatiflerin tasfiyeye girmesi halinde tasfiye tamamlanıncaya kadar ticaret unvanlarına " Tasfiye Halinde " ibaresi eklenerek bunun ticaret siciline tescil ve ilan edilmesi ve unvanın bu surette kullanılmasıdır. 

          C. Ticaret Unvanı Seçme ve Kullanma Yükümlülüğü 
  • Her tacir, ticari işletmesinin açıldığı günden itibaren on beş gün içinde ticari işletmesini ve seçtiği ticaret unvanını işletme merkezinin bulunduğu yerdeki ticaret siciline tescil ve ilan ettirmek zorundadır.
           D. Unvanı Kullanma Hakkı 
  • Tescil ve ilan edilmiş olan ticaret unvanını kullanım hakkı münhasıran sahibine aittir.(Tekel Hakkı ).
  • Tüzel kişi tacirin ticaret unvanında bir gerçek kişi ismi yer alırsa himaye alanı daralmakta, tüm Türkiye'de değil sadece kayıtlı olunan ticaret sicili çevresinde koruma sağlanmaktaydı.
  • Tüm tacirler bakımından ülke çapında koruma esası kabul edilmiştir.
  • Tacirlerin ticaret unvanının aynısı veya karıştırılacak şekilde benzerleri başkası tarafından tekrar tescil edilemez.
  • Tescil edilmemiş ticaret unvanı tescilli ticare unvanı için öngörülen imkanlardan yararlanamaz ise de haksız rekabet hükümleri çerçevesinde koruma sağlanır.Bu koruma hem gerçek kişi hem tüzel kişi ticaret unvanları bakımından geçerlidir. 
  • Süre ile ilgili bir sınırlama Tebliğ ile getirilmiştir. Buna göre ticaret sicilinden silinen bir ticaret unvanı, unvanın silinmesine ilişkin ilanın Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlandığı tarihten itibaren beş yıl geçmedikçe başka bir tacir adına yeniden tescil edilemez. Böylece tacir sildirdiği ticaret unvanını dahi beş yıl boyunca münhasıran kullanma yetkisine sahip olacaktır. 
       E. Unvanın Korunması
  • Gerçek kişi tacirlerin ticaret unvanı kayıtlı oldukları ticaret sicili çevresi dışında haksız rekabet hükümlerine göre korunduğu için unvanı bakımından koruma sağlanabilir. 
  • Unvanın korunması için tescil zorunludur.
  • Ticaret unvanının , ticari dürüstlüğe aykırı biçimde bir başkası tarafından kullanılması halinde hak sahibi ; 
            - Bunun tespitini,
            - Yasaklanmasını,
            - Haksız kullanılan ticaret unvanı tescil edilmişse kanuna uygun bir şekilde değiştirilmesini               veya silinmesini,
            - Tecavüzün sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını,
            - Gereğinde araçların ve ilgili malların imhasını,
            - Zarar varsa, kusurun ağırlığına göre maddi ve manevi tazminat iseyebilir. Maddi tazminat               olarak mahkeme, tecavüz sonucunda mütecavizin elde etmesi mümkün görülen menfaatinin                 karşılığına da hükmedilebilir. 
  • Mahkeme davayı kazanan tarafın talebi üzerine masrafları aleyhine hüküm verilen kimseye ait olmak üzere hükmün gazete ie yayınlanmasına karar verebilir.
  • Ticaret unvanına seçilmesi, oluşturulması, kullanılması, tescili, gerekli ilavelerin yapılmasına ilişkin  hükümlere muhalefet halleri için çeşitli cezai müeyyideler öngörülmüştür.
                   İŞLETME ADI

         İşletme sahibini hedef tutmaksızın doğrudan doğruya işletmeyi tanıtmak ve benzer işletmelerden ayırt etmek için kullanılan ada işletme adı denir. Ticaret unvanı taciri muhatap alır, işletme adı ise işletmeye verilen addır ve diğer adlardan ayırt etmeye yarar. Tacirler ticaret unvanı seçmek ve kullanmak zorunda iken , işletme adı kullanmak mecburiyetinde değildir. Esnaf ticaret unvanı kullanmazsa da işletme adı kullanabilir. İşletme adının nasıl oluşturulacağı konusunda kanunda bir açık hüküm yoktur bu yüzden- işletme adının teşkili konusunda serbesti ilkesi geçerlidir. İşletme adı kullanma mecburi olmamakla birlikte tacir işletme adı kullanıyorsa bunu tescil ettirmek zorundadır. Aksi halde TTK md 38 ve 51' deki müeyyideler uygulanır. Tescil ve ilan edilmiş işletme adı sahibine kullanma bakımından tekel hakkı sağlar. Eğer işletme adı tescil ve ilan edilmişse tacir, bu hakkına vaki ihlaller halinde TTK md. 52'ye dayanarak koruma talep edebilir. İşletme adı tescil ettirilmemişse yine haksız rekabet kurallarına göre koruma sağlanır. Tescil koruma için kurucu etki göstermektedir. 
                                                              
                     MARKA

         Marka , işletmenin ürettiği mal veya hizmetleri diğer işletmelerin ürettiği mal veya hizmetlerden ayırt etmeye hizmet eden her türlü işarettir.
  • Marka kullanmak mecburi değildir. 
  • Kullanılan markanın herhangi bir yere resmi olarak kayıt edilmesi de zorunlu değildir. Eğer marka sahibi markayı tescil ettirirse 6769 s. SMK'nun öngördüğü özel koruyucu imkanlardan yararlanır.
  • Marka tescil edilirken hangi mal veya hizmetler için kullanılacağı belirtilir ve tescilli marka koruması yalnızca onlar için söz konusu olur. Tescil edilmeyen mal veya hizmetler için kural olarak başkası aynı markayı kullanacağı mal veya hizmetler için kendi adına tescil ettirebilir.
            A. MARKANIN TANIMI ve FONKSİYONLARI 

        Bir işletmenin ürettiği mal veya hizmetleri başka işletmelerin ürettiği ml veya hizmetlerden ayırt etmek üzere kullanılan her türlü işarettir. Bir işaretin marka olarak tescil edilebilmesi için ayırt edicilik özelliğine sahip olması ve marka olarak kullanılmaya uygun olması aranan en temel iki şarttır. 
  • Marka esas itibarıyla üç ana fonksiyona sahiptir.Bunlar kaynak gösterme fonksiyonu, garanti fonksiyonu, garanti fonksiyonu ve tanıtma(reklam) fonksiyonudur.
  • Marka öncelikle bir malın hangi işletme tarafından üretildiğini veya piyasaya sürüldüğünü veya bir hizmetin hangi işletme tarafından yerine getirildiğini yani mal veya hizmetin kaynağını gösterir. Bu markanın kaynak gösterme fonksiyonudur.
  • Marka iyi mal ve hizmetin yerine kötülerinin konulmasına veya yapılmasına karşı müşterileri korur. Müşteriyi mal veya hizmetin kalitesini her defasında yeniden denemekten kurtarır. Müşteri marka sayesinde mal veya hizmetin kalitesinin ve diğer ayırıcı özelliklerinin değişmediğini ve aynı olduğunu teşhis edip anlayabilmektedir. Buna markanın garanti fonksiyonu adı verilir.
  • Tanıtma markanın diğer önemli bir fonksiyonudur. Tanıtım pazarlamanın en önemli unsurlarından olduğu ve markasız da tanıtım olmayacağı için yerinde ve doğru marka seçimi işletmeler açısından ticari hayatta başarılı olmanın başlıca faktörlerinden birisidir. 

        B. MARKA ÇEŞİTLERİ 

     Markalar kullanıldığı mal veya hizmetler bakımından ikiye ayrılır. Ticaret markası ve hizmet markası.

  1. TİCARET MARKASI : Malın üzerine konulan marka olup malın hangi işletme tarafından üretildiğini göstermeye yarar.
  2. HİZMET MARKASI : Bir hizmetin hangi işletme tarafından yerine getirildiğini gösteren markadır. 
  • Markalar kullanım şekli bakımından ferdi, garanti ve ortak marka olmak üzere üçe ayrılır.
  1. Ferdi Marka ; bir üretim , ticaret veya hizmet işletmesine ait olup onun tarafından kullanılan markadır. Ferdi marka gerçek veya tüzel kişiye ait olabilir. Ferdi marka bir kişiye ait olabileceği gibi elbirliği veya paylı hak sahipliğine de konu olabilir. Selpak, Ülker, Kia ferdi markalardır. 
  2. Garanti Markası, marka sahibinin kontrolü altında kullanılan ve bu markayı kullanmaya yetkili kılınmış işletmeler tarafından üretilen mal veya sunulan hizmetlerin ortak özelliklerini, üretim usullerini, coğrafi kaynaklarını ve kalitesini garanti etmeye yarayan markadır. Garanti markası sertifikasyon belgeleme   veya kalite markası veya denetim işareti olarak işlev görmekte ve adlandırabilmektedir. Garanti markası mal ve hizmetin kesinleşmiş belirli kalite ve özelliklere sahip olduğuna işaret etmektedir. Garanti markaları belirli standartlara uyanlar tarafından kullanılır.   ISO 9000 Kalite Standardı Markası, WOOLMARK garanti markalarıdır.
  3. Ortak Marka; bir sözleşme çerçevesinde, tüzel kişilik meydana getirmeksizin bir araya gelen gerçek veya tüzel kişilerin oluşturduğu birliğe dahil işletmeler tarafından üretilen mal veya hizmetleri diğer işletmelerin mal veya hizmetlerden ayırt yarayan ve bu işletmelerce ayrı ayrı kullanılabilen markadır. TARIŞ, SOLIGEN ortak markalardır. 

          C. MARKANIN TESCİLİ ve KORUMA SÜRESİ 
     
       6769 s. SMK'nun getirdiği korumadan yararlanabilmek için marka olarak kullanılacak işaretin Türk Patent ve Marka Kurumu(TPMK) nezdinde tutulan Sicile tescil edilmesi gerekir. 

         Tescilli bir markanın koruma süresi başvuru tarihinden itibaren on yıldır. Bu süre on'ar yıllık dönemler halinde yenilenir. Yenilenme ile elde edilen yeni koruma süresi mevcut tescilin sona erdiği gün başlar .Yenileme sicile kaydedilir ve yayınlanır.
         Markanın, tescil tarihinde itibaren beş yıl içinde, haklı bir neden olmadan kullanılmaması veya bu kullanıma beş yıllık bir süre için kesintisiz ara verilmesi halinde marka iptal edilir. 
         Markanın kullanılmamasına yol açabilecek haklı nedenler ise, doğal afetler, savaş ve ekonomik kriz,gümrük mevzuatının değişmesi, ithalat kısıtlamaları gibi hallerdir. Bu türden nedenlerin varlığı halinde marka beş yıl içinde kullanılmasa dahi iptal edilemez. 

            D. MARKANIN HUKUKİ İŞLEMLERE KONU OLMASI 

         Markalar ticari işletmenin ekonomik değer ifade eden yani parayla ölçülebilen maddi olmayan bir unsurudur. Bu yüzden marka hakkı birçok hukuki işlem ve hukuki olaya konu olur. Devir, miras yoluyla geçme, lisans verme, haczedilme, rehin verme.

           E. MARKANIN KORUNMASI 

        Yukarıda da belirttiğimiz üzere tescilli markalar SMK'nda öngörülen hükümler çerçevesinde korunurlar. Tescilli olmayan markalar SMK hükümlerinden kural olarak yararlanamaz. Bunlar haksız rekabet hükümleri korumasına tabidir. 
  1. HUKUKİ SORUMLULUK : Marka hakkı tecavüze uğrayan marka sahibi, mahkemeden aşağıdaki taleplerde bulunabilir.                                                                                                            Marka hakkına tecavüz sayılabilecek olayların tespiti                                                                    Muhtemel tecavüzün önlenmesi                                                                                                      Marka hakkına tecavüz fiillerinin durdurulması                                                                              Tecavüzün kaldırılması maddi ve manevi zararın tazmini                                                              Marka hakkına tecavüz sebebiyle el konulan ürünler üzerinde kendisine mülkiyet hakkı tanınması.                                                                                                                                              Marka hakkına tecavüzün devamını önlemek amacıyla el konulan ürünler ve araçlar üzerindeki markaların silinmesi ve tecavüzün önlenmesi bakımından zorunlu ise imha edilmesi      Marka hakkına tecavüz eden kişi aleyhine verilen kararın masrafları bu şahsa ait olmak üzere ilgililere tebliğ  edilmesi ve yayın yoluyla kamuya duyurulması                                            Marka hakkı sahibi, hakkına tecavüz eden tarafından piyasaya sürülmüş ürünleri kişisel ihtiyaçları ölçüsünde elinde bulunduran veya kullanan kişilere karşı, bu SMK'da yer alan hukuk davalarını açamaz veya ceza davası açılması için şikayette bulunamaz.
  2. CEZAİ SORUMLULUK : Başkasına ait marka hakkına iktibas veya iltibas suretiyle tecavüz ederek mal üreten veya hizmet sunan, satışa arz eden veya satan, ithal ya da ihraç eden, ticari amaçla satın alan, bulunduran, nakleden veya depolayan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacaktır.                                                                 Marka koruması olduğunu belirten işareti mal veya ambalaj üzerinden yetkisi olmadan kaldıran kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasına mahkum edilir.                                                                                                                                                          Yetkisi olmadığı halde başkasına ait marka hakkı üzerinde devretmek, lisans veya rehin vermek suretiyle tasarrufta bulunan kişi iki yıldan dört yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.                                                                                                               Yukarıda anılan suçların bir tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde ayrıca bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunacaktır.                                                                                Yukarıda yer alan suçlardan dolayı cezaya hükmedebilmek için markanın Türkiye'de tescilli olması şarttır.                                                                                                                                   SMK md. 30 tanımlanan marka suçlarının soruşturulması ve kovuşturulması mağdurun şikayetine bağlıdır.                                                                                                                                       Başkasının hak sahibi olduğu marka taklit edilerek üretilmiş malı, satışa arz eden veya satan kişinin bu malı nereden temin ettiğini bildirmesi ve bu suretle üretenlerin ortaya çıkarılmasını ve üretilmiş mallara el konulmasını sağlanması halinde hakkında cezaya hükmolunmayacaktır(etkin pişmanlık).                                                                                                    

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder